Senle tanımadığımız bir
şehirde
Umrumuzda olmayan bir
zamanda
Tesadüfen karşılaşsam, inanmazsam
Elim ayağıma dolansa,
şaşsam,
Beni ben eden sarılmanla
uyansam ve sıkıca sarılsam
Yeni bir mevsim yaratsak,
isimsiz, anlamlı, bitmeyen
Yazda gelen kış gibi,
zamansız
Kimsenin haberi olmadan bu
mevsimden, isimsiz
Aykırılığından,
zamansızlığından ve güzelliğinden…
Sadece şehirde biz
varmışçasına, kaybolsak
Ve şehri yeniden
anlamlandırsak, yeniden kursak
Her bir adımında yeniden
yeniden…
Ne gerideki kahırlar nede
gelecek kaygısı…
Ne gidenlerin bıraktığı
hüzün, yahut kimlerin geleceği merakı
Gideceğinin kaygısından
uzak…
Yaz ve kış, ateşle su, sen
ve ben olsak
Sorumsuz, sorunsuz ve
akılsız…
Bir kelebeğin kalan ömrüne
aşkla sarılışı gibi,
Zamanı didik didik etsek,
Zamanı soysak, çırılçıplak
etsek, gizi sırrı olmayan,
Yani biz yaratsak zamanı…
Sadece duygunun hüküm
sürdüğü bir kraliyet
Fermanı veren gözler ve konuşmadan,
Sadece susarak, ruhumuzda
Tornadolar koparken
Keşfedilen her kuytulukta,
Ruhlarımız seller yaratsa,
katsa önüne bizden olmayanı,
Sonra da selden kalan
temiz sahnede,
Bir çingene güzelliği ve
kıvraklığında serden geçseK…
War BOTAN
19.04.2017/Erzurum
No comments:
Post a Comment
Rexneyên ji dil, nîşaneyên heskirinê ne...